Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Hakkımda

 Hayat boyu öğrenmenin ve öğretmenin dönüştürücü gücüne inanan bir eğitimci olarak, meslek hayatımı sadece bilgi aktarmaya değil, bireyin potansiyelini keşfetmesine rehberlik etmeye adadım. İstanbul Üniversitesi Hasan Âli Yücel Eğitim Fakültesi’nde başladığım akademik yolculuk, beni çok yönlü bir eğitim anlayışına taşıdı. İlköğretim Matematik Öğretmenliği lisans eğitimim sırasında kazandığım akademik temeller, öğretmenliğe karşı duyduğum derin ilgiyi pekiştirdi. Ardından aynı fakültede Sınıf Öğretmenliği lisans programını da tamamlayarak, farklı yaş gruplarındaki öğrencilerle etkili iletişim kurabilme ve pedagojik farklılıklara duyarlılık geliştirme imkânı buldum. İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde tamamladığım yüksek lisans eğitimi, eğitim sistemine daha bütüncül ve analitik bir gözle bakmamı sağladı. Eğitimin sadece sınıfla sınırlı olmayan, toplumsal bir dönüşüm aracı olduğunu bu süreçte daha net kavradım. Bu anlayışım, İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğiti...
En son yayınlar

Özel Gereksinimli Çocuk Sahibi Ebeveyn Olmak: Zorluklar, Deneyimler ve Destek İhtiyacı

Giriş Ebeveynlik, başlı başına önemli sorumluluklar içeren ve yaşamı şekillendiren bir deneyimdir. Ancak özel gereksinimli bir çocuğa sahip olmak, bu deneyimi çok daha karmaşık ve çok katmanlı bir hale getirir. Özel gereksinim, gelişimsel, zihinsel, duygusal ya da fiziksel açıdan tipik gelişimden farklılık gösteren çocukları ifade eder. Otizm spektrum bozukluğu, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB), öğrenme güçlüğü, serebral palsi gibi tanılar, ebeveynlerin hem günlük yaşamında hem de psikolojik süreçlerinde önemli etkiler yaratmaktadır (Seligman & Darling, 2007). Bu makalede özel gereksinimli çocuğa sahip ebeveynlerin yaşadığı başlıca zorluklar, psikososyal etkiler ve ihtiyaç duydukları destek sistemleri ele alınacaktır. Ebeveynlik Deneyiminde Zorluklar Özel gereksinimli çocuk sahibi ebeveynlerin karşılaştığı en yaygın zorluklar arasında belirsizlik ,  toplumsal damgalanma ,  ekonomik yük ,  zaman yönetimi sorunları  ve duygusal tükenmişlik  y...

KARANTİNA GÜNLÜKLERİ

Son günlerin en önemli konusu Covid-19. Hepimiz bu salgından mağdur bir biçimde biraz da korkarak tedbilere de uyarak evlerimizde kalmış bulunmaktayız. Blog serüvenim aslında çok uzun yıllar önce başladı. Lakin hem dağınık zihinli ve aynı anda pek çok işe koşturmaya alışık bir insan olmamdan mütevellit bu sayfayı baya bir zaman ihmal ettim. Kitap okumak benim için bir tutkudur, çocukluğumdan itibaren serüvenime eşlik etmiştir. Bu sürede hazır evdeyken bir kaç şey paylaşmak istedim sizinle. Bu yazı elbette bu virüsün hayatımızı olumsuz etkileri üzerine olmayacak. Aksine evde de kaliteli vakit geçirmeyi bilen ve seven biri olarak, okuduğum kitaplar ve bunların tesirlerinden yola çıkarak size başka pencereler aralamak istedim. İlk kitabımla başlamak istiyorum. Bu kitap bana dostum'un hediyesi idi çünkü o sevdiğiniz detayları bilip gününüzün güzelleşme sebebiydi. Burak Aksak ismini ilk Leyla ile Mecnun dizisiyle tanıdım ben. Sonra da peşini hiç bırakmadım zaten. Yazılarını takip ett...

Tiyatro, seni biz pek çok severiz..

İlk Not: Bu yazıyı 2 Nisan 2016 da yazmaya başlamış lakin yarım bırakmışım ..  Başka bir yazı üstünde çalışırken denk geldim. Hiç dokunmadan paylaşıyorum, eksiklerini sonra tamamlayacağım ! Yorumlarınızı beklerim. Keyifli okumalar... Bu yazıyı eşimin yapmış olduğu bir ppt sunusunu baz alarak hazırlıyorum. Kendisiyle gittiğimiz ilk oyunu hatırlayamıyorum :) En azından uzunca bir aradan sonra ilk kez onunla tiyatro'ya gitmiş olduğumu biliyorum ya, o bana yeter :) Özel, devlet, şehir, belediye demeden, bazen haftada iki kere tiyatroya gittik; şimdi nacizane bunları derleyip toparlayıp fikirlerimi yazacağım size. Şunu belirtmek isterim ki, Hakan'ın seçmiş olduğu oyunların hiçbirinden sıkılmadım, aksine çok sevdim çünkü o tesadüfen oyun seçmez, tabiri caizse ince eler sık dokur, yani gitmeden önce mutlaka ön araştırma yapar. Ferhan Şensoy ile başlayalım; kendisini ilk ve tek canlı izlediğim oyun "İşşizler Cennete Gider" idi, yakın zaman öncesinde bir sinema fil...

Tutunamayanlar-3 (Açıklamalar)

SÜLEYMAN KARGI'NIN AÇIKLAMALARI Süleyman Selim'in ısrarı ile şarkılara mısra mısra açıklamalar yazmıştı. Selim "onlar, onlar" diye tutturmuştu. Ama kimdi bu onlar ? Neticede "biz değildik" dedi Süleyman Kargı en sonunda..Peki bu açıklamalar neydi, neyin nesiydi.. King Solomon ile ilgili öyle güzel kurgulanmış öyküler vardı ki gerçek ile fantastik birbiri içine geçiyordu. Bir de mutlaka bir 'Kargı' ya da 'Kargıcı' var idi. Bilig Tenüz yani Bilgi Denizi isimli bir kitaptan ise detaylıca bahsediliyor ve günümüz koşulları ile ilişkilendiriliyordu. Bazı kelimelerin ise Türkçeleştirilmiş anlamları özelllikle dikkatimi çekmişti. Mesela felseyeye özbilgenlik deniyordu, tümaçtarsız ise 'tümüyle açık seçik ve tartışmaya yer vermeyecek biçimde' demekti. Cebir zorbilim olarak karşımıza çıkarken yerölçümsel geometrik, doğaötel metafizik oluyordu.Bir de bir tanımlama vardı ki okurken yüzümde şapşalca bir gülümseme yayılmasına engel olamamışt...

Tutunamayanlar-2

NE YAPMALI? Evet ne yapmalı ? Ne yapmak gerektiği ile ilgili yazıyor Selim ve bunu kayıt altına alıyor. Halbuki yıllar önce Turgut ile yazmış oldukları 'tartışma zabıtları'na eklemeyi teklif etmiş lakin getirmemişti. Turgut bunu nerede ve nasıl bulup okumuştu peki ? Selim öldükten sonra onun evine ziyarete gittiğinde, annesinden izin alarak odasına girmiş, çalışma masasının çekmecelerini karıştırmış, bulmuş ve okumuştu. Burada Turgut'un kendisi ile çelişkilerini anlatan bölümleri okumanızı şiddetle tavsiye ederim. Çok iyi bilinmesi gereken filozof ve edebiyatçıları da sıralamıştı Selim burada.. Kimdi mi bunlar :) Okuyunuz efendim, bu kadar hazırcı olmayınız :) Burada en çok neyi mi beğendim ? 'Beylik Cevap Kartonları' Tamamen yaratıcı bir zihnin eseri, hadi bunları söyleyeyim :) Daha gelmedi Bir de kantine bak Bugün yeni fıkra yok Ben ne bileyim ulan  Sizce en çok kullanılan kart hangisi olabilir :) Bütün bu bahsettiklerim 6. bölümde yer alıyor. Gerçi ...

Tutunamayanlar-1

Şimdiye kadar okumadığım için çok şey kaybettiğimi düşündüğüm bir kitap.. Bölüm bölüm inceleyelim. Öncelikle bu yazıda olacak alt başlıkları bir sıralayalım: Önsöz/Ömer Madra Geleceği Elinden Alınan Adamın Geçmişi de Elinden Alınacak Diye Korkuyorduk/Enis  Batur Sonun Başlangıcı Yayımlayıcının Açıklaması Birinci Bölüm Öncelikle sy 9-12 arası Ömer Madra tarafından yazılan önsöz için ayrılmış. Madra kendisi dahi Oğuz Atay için önsöz yazmanın ne kadar zor olduğunu anlatarak yazmış bu satırları; Oğuz Atayı'ın bu duruma bakış açısını bildiği için hem zorlanmış hem de gururlanmış. Bunu nereden mi biliyoruz? Kendi sözlerinden..  Size bir soru ? Bir kitap ne kadar güzel olabilir ? Önsöz'ünden Sonsöz'üne kadar altı çizilecek cümleler bulabiliyorsanız işte o kitap şahanedir. Hiç düşünmeden "Tutunamayanlar"ı ömrümün kitabı olarak addettikten sonra buradaki alıntılarıma geçebilirim... (Alıntılara ön yargı ile yaklaşmayalım, biliniz ki burada önsözü yazan müellif d...